Gümrüklerde Kağıtla Sahteciliğe Sanal Çözüm Getirildi



Gümrüklerde Kağıtla Sahteciliğe Sanal Çözüm Getirildi

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, “Tüketicinin sağlığını tehdit eden, çoğu zaman arkasında organize suç örgütleri bulunan, hem Türkiye; hem de Dünya ekonomisine uzun vadede ciddi zararlar getiren sahte ve korsan eşya ticaretini gümrüklerde”

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, “Tüketicinin sağlığını tehdit eden, çoğu zaman arkasında organize suç örgütleri bulunan, hem Türkiye; hem de Dünya ekonomisine uzun vadede ciddi zararlar getiren sahte ve korsan eşya ticaretini gümrüklerde engellemek bakanlığımızın öncelikli hedefleri arasında yer almaktadır.” dedi.

Yazıcı, 26 Mart 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan ‘Fikri ve Sınai Haklar’a ilişkin Gümrük Genel Tebliği hakkında yazılı değerlendirmede bulundu. Yayımlanan tebliği, fikri ve sınai mülkiyet haklarının sınırlarda korunması için bakanlığın attığı kararlı adımlara bir örnek olduğunu vurgulayan Yazıcı, açıklmasında şu ifadeleri kullandı:

“Bilindiği üzere fikri ve sınai mülkiyet haklarının korunmasına ilişkin gümrük önlemleri Gümrük Kanunu’nun 57. ve Gümrük Yönetmeliği’nin 100 ile 111. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, fikri ve sınai mülkiyet hakları mevzuatına göre korunması gereken haklarla ilgili olarak, hak sahibinin yetkilerine tecavüz eder mahiyetteki eşyanın alıkonulması veya gümrük işlemlerinin durdurulması, hak sahibinin veya temsilcisinin talebi üzerine gümrük idareleri tarafından gerçekleştirilmektedir. Ayrıca, gümrük idaresine henüz talepte bulunulmadığı durumda, söz konusu eşyanın bu hakları ihlal ettiğine dair açık deliller bulunması halinde, hak sahibinin geçerli bir başvuruda bulunabilmesini teminen gümrük idarelerince eşya, 3 iş günü süresince resen alıkonulmaktadır. Söz konusu mevzuat kapsamında, sahte ve korsan eşyanın gümrüklerde durdurulmasına yönelik bakanlığımızca kabul edilen başvuru rakamlarına bakıldığında 2010 yılı içinde 326, 2011 yılı içinde 620, 2012 yılı içinde 906 adet başvurunun bakanlığımızca kabul edildiğini görmekteyiz. Bu rakamlardan da anlaşılacağı üzere, son 2 yıl içinde konuya ilişkin başvuru rakamları, yaklaşık 3 kat oranında ciddi bir artış göstermiştir.”